5 Ara 2010

KİŞİLER ARASINDA UYUM

UYUM İÇİN ÖNCELİKLİ ŞART
 
Öncelikle ve özellikle, insanlar arasındaki uyum konusunda şu husus olmaza olmaz derecede önemlidir:
 
BİRLİKTE OLMAYI İSTEYEN KİŞİLER, ÖNCELİKLE BİRBİRİYLE UYUM SAĞLAMAYI İSTEMELİ, BUNU GÖNÜLDEN ARZU ETMELİ ve KENDİ KARAKTERLERİNDEN FEDAKÂRLIK YAPMAYI GÖZE ALMALIDIR. 
 
Birlikte yaşayabilmek bir sanattır. Birlikte yaşamayı düşünen insanlar yalnızca karşısındaki kişiden fedakârlık bekler, kendi hatalı kişilik özelliklerini denetlemek ve düzeltmek yerine, birlikte yaşayacağı kişinin karakterini değiştirmeye kalkarsa, en fazla uyum sağlayacağı düşünülen grup veya burç insanları bile birbirleriyle çatışırlar.
 
Önemli olan, birlikte yaşanılacak insanın farklı anne-babadan doğduğunu, farklı bir eğitimden geçtiğini, farklı yaratılış özellikleri taşıdığını bilmek, bu olguyu kabul etmek, ilişkileri buna göre düzenleyebilmektir; ancak bu tavır ve anlayış her iki tarafta da bulunmalıdır, aksi halde yalnızca bir tarafın fedakârlığı uyum değil, efendi köle ilişkisi doğuracaktır.
 
YAN ETKİLER
 
İlk olarak, iki insan arasındaki uyumu, bu kişilerin burçları kadar, belki asıl burçlarından daha çok yükselen burçları belirlemektedir. Zira burç kişinin ancak çok yakın olduğu insanlara açtığı iç dünyası iken, yükselen burç karşısındaki kişiye veya topluma karşı takındığı maske durumundadır. Ayrıca iç dünyasını açtığı yakın dostlara karşı bile zaman zaman maskesini takarak tavır geliştirebilmektedir.
 
Örneğin, birbiriyle çok iyi anlaşabilecek İkizler ve Terazi insanlarından birinin yükseleni Boğa ve diğerinin yükseleni Akrepse, küçük bir problem nedeniyle bile çatışma kaçınılmaz olacaktır.
 
İkinci olarak tam bir uyumun sağlanabilmesi için doğum yıllarının da birbiriyle çatışan özellikler göstermemesi gerekir.
 
Bu nedenle diyoruz ki, arkadaşlık ve evlilik bir sanattır. Hiçbir zaman tam bir uyum ve tam bir mutluluk mümkün değildir.
 
Ancak yine de dostluk veya evlilik birliği kuracak olan kişilerin birbiriyle uyumunda özellikle burçları ve yükselen burçları önem taşımaktadır.
 
Uyarması bizden.
 
 
AYNI BURÇ İNSANLARI
 
AYNI BURÇ İNSANLARININ KENDİ ARALARINDA UYUMLARI ÇOK ZORDUR. Örneğin Koçun Koçla, Aslanın Aslanla, İkizlerin İkizlerle, Balığın Balıkla birlikteliğinde kişi sürekli kendisini aynanın karşısındaymış gibi algılayacak, ilk zamanlarda bu kendisine zevk verse de, zamanla bu durum usanç verici, sinirlendirici bir hal alacaktır.
 
Kişinin kendisinde gördüğü, özeleştiriye tabi tuttuğu ve kabullenmek zorunda kaldığı bazı hatalı davranışları ve nitelikleri; sürekli birlikte olduğu kişide görmeye katlanamayacak, kendisinde var olduğunu bildiği özellikleri karşısındaki kişide abartılı bir biçimde algılayacak ve çatışma kaçınılmaz olacaktır. Zira mıknatısların aynı adlı kutupları birbirini iter.
 
Aynı burcun mensubu olan insanlar her nasılsa bir birliktelik oluşturmuşsa, hatalı yanlarını yeniden gözden geçirmeli, bunları birlikte düzeltmeye çalışmalıdır. Böyle bir birliktelik arkadaşlık ilişkisinde çekilebilir ama evlilik ve iş hayatında olumsuz sonuçlar doğuracaktır.
 
KARŞIT BURÇ İNSANLARI
 
KARŞIT BURÇLARA MENSUP İNSANLAR ARASINDA UYUMLU BİR BİRLİKTELİK MÜMKÜN DEĞİLDİR. Koçla Terazi, Boğa ile Akrep, İkizlerle Yay, Yengeçle Oğlak, Aslanla Kova, Başakla Balık, birbirlerinin karşıt burcudur. Mıknatısların karşıt kutuplarının birbirini çekmesi gibi, karşıt burçlara mensup insanlarda da birbirine karşı hayranlık uyandıran manyetik bir çekim gücü vardır, fakat birbirini yok etmek pahasına.
 
Yıldırım aşkları denilen şey, büyük ihtimalle karşıt burçlar arasında doğar. Ancak karşıt burç insanları tarafından kurulan evlilik dahil birlikteliklerde münakaşalar, kavgalar, iğneleyici eleştiriler eksik olmaz. İnsanlar, yaratılışları gereği az çok bağımsız olmayı, kişiliklerini muhafaza etmeyi isterler. Karşıt burç insanlarının birlikteliğinde ise birliktelik değil birlik vardır. Bu da tarafları içten içe düşmanlığa iter.
 
Onlardan “Ayrılmaktan başka çare yok” sözünü çokça duyarsınız ama ayrılamaz, birbirlerini yiyerek ömürlerini tüketirler.
 
ATEŞLER
 
Aynı burç insanıyla olmamak şartıyla ATEŞ ATEŞLE UYUM SAĞLAR. Zira ateşle ateşin birleşmesi duyguların daha da yoğunlaşmasına sebep olur. Ancak ateşler kendilerini kontrol edemezlerse birbirlerini yakarlar ve bu diğerine zarar verir, zira ateşin ateşte yanması, bir başka nesnenin ateşte yanmasından daha acı vericidir.
 
Agresif özelliklerin kontrolü sağlanabilirse ve birbirlerini yönetme arzusu birlikte karar vermeye ve paylaşmaya dönüştürülebilirse, ateş grubu (KOÇ, ASLAN, YAY) insanları arkadaşlıkta, aşk ve evlilik hayatlarında uyumlu bir beraberlik gerçekleştirebilirler.
 
Ancak iş ortaklığında mali yönden dikkatli olmaları gerekir, zira paranın hesabını düşünmezler, şirketin muhasebesini ya toprak grubu insanına, ya da Yengeç insanına teslim etmeleri gerekir. 
 
ATEŞ HAVA BERABERLİĞİ
 
Karşıt burç insanıyla olmamak şartıyla ATEŞ HAVAYLA DA UYUM SAĞLAR. Zira ateş havayı ısıtır, havanın duygularının yoğunlaşmasına ve coşmasına sebep olur. Ancak yine ateş kendisini kontrol edemezse havanın fazla ısınmasına ve uçup gitmesine sebep olabilir. Ateş insanları (KOÇ, ASLAN, YAY) agresifliğini ve hükmetme dürtüsünü kontrol altında tutabilirse hava grubu insanlarıyla aşk ve evlilik hayatlarında uyumlu bir beraberlik gerçekleştirebilirler.
 
Hava da ateşi körükler, canlandırır, ateşin duygularının coşmasına sebep olur. Birlikte maceralara atılabilir, risklere girebilirler. Ancak, hava grubu (İKİZLER, TERAZİ, KOVA) insanlarında özgürlük düşüncesi tutku halinde bulunduğundan, ayrıca kabalığa karşı asabi gerginlik hali taşıdıklarından, ateş insanlarının agresif tutumu ve yönetme arzusunda direnmesi, aradaki uyumun bozulmasına sebep olur. Ancak iş ortaklığında mali yönden dikkatli olmaları gerekir, zira paranın hesabını düşünmezler. Şirketin muhasebesini ya toprak grubu insanına, ya da Yengeç insanına teslim etmeleri gerekir.
 
ATEŞ TOPRAK BERABERLİĞİ
 
ATEŞ (KOÇ, ASLAN, YAY) TOPRAK (BOĞA, BAŞAK, OĞLAK) İLE UYUM SAĞLAYAMAZ. Zira ateş toprağı yakar, üzerinde bitki yeşeremez hale getirir. Toprak da ateşi sınırlar veya onu kaplayıp söndürür. 
 
Her iki grubun da yönetme ihtirası anlaşmayı zorlaştırabileceği gibi, ateşin macera tutkusu, yenilikçiliği, hareketliliği ve özgürlüğünden vazgeçememesi ile; toprağın riskten uzak durması, muhafazakarlığı, sabit fikirliliği, maddeye aşırı bağlılığı, yerinden oynamaması ve başkalarının özgürlüğünü kısıtlamaya yönelik tavrı karşılaştığında çatışma kaçınılmaz hale gelir.
 
En iyisi birbirlerinden uzak durmalarıdır.
 
ATEŞ SU BERABERLİĞİ
 
ATEŞ (KOÇ, ASLAN, YAY) SU (YENGEÇ, AKREP, BALIK) İLE DE UYUM SAĞLAYAMAZ. Zira su ateşi söndürür ve ateş de suyu ısıtıp buharlaştırır.
 
Ateş insanıyla su insanının birlikteliği, hareketle durgunluğun, akılla hayalin, çoğu yüzeysel düşünceler ile derin duyguların, kabalıkla duygusallığın, ateşlilikle sululuğun, saldırganlıkla geri çekilmenin, dışadönüklükle içe dönüklüğün, maceraperestlikle ihtiyatlılık ve çekingenliğin bir araya gelmesi gibidir. Bu unsurların niteliği itibariyle ateşle suyun birleşerek bütünleşmesi ve birbirini tamamlaması da mümkün değildir.
 
Ayrıca ateş insanı, su insanında gördüğü hataları nasıl düzeltebileceğini ve kendisini nasıl güçlü hale getirebileceğini hiç bir merasime gerek duymaksızın dobra bir şekilde anlatmaya çalışır. Su insanı ise bu hareketi kişiliğini değiştirmeye yönelik bir saldırı olarak algılar ve çevresini saran ateşi söndürmek için eyleme geçer. Böylece çatışma başlar.
 
Her nasılsa bir araya gelmişlerse önerilebilecek şey şudur : Ateş insanı, yakıcı özelliğini (değiştirme tutkusunu, buharlaştırma arzusunu, yönetme hırsını) kontrol altına alabilir; su insanları da yüreklerindeki soğukluğu ateşle ısıtabilmeyi öğrenebilirse ve birlikteliğin ilk fırtınalı dönemi kazasız belasız atlatılabilirse, ikisi arasında uyumlu bir beraberlik oluşabilir.
 
TOPRAKLAR
 
Aynı burç insanıyla olmamak şartıyla TOPRAK (BOĞA, BAŞAK, OĞLAK) TOPRAKLA UYUM SAĞLAR. Zira aralarında küçük farklar bulunsa da aynı özellikleri taşırlar, zevkleri ve gayeleri aynıdır, dolayısıyla birbirlerini kolay anlarlar.
 
Birlikte dünyayı fethedebilirler, ancak biraz da insani yönlerini öne çıkarmaya çalışmaları, yeryüzünde kendilerinden başka insanların da yaşadığını unutmamaları gerekir; aksi halde çocuklarına kötü örnek oluşturur, dost bulmakta da zorluk çekerler.
 
Ancak dünyayı birlikte fethetmek yerine kendi adlarına fethetmek arzusuna kapılırlarsa (ki böyle bir açmazları vardır), aralarındaki uyum inatla sürdürülen bir savaşa dönüşebilir.
 
TOPRAK HAVA BİRLİKTELİĞİ
 
TOPRAK HAVAYLA UYUM SAĞLAYAMAZ. Zira toprak yerinde sabitken hava bir yerde durmayı, bir yere bağlanmayı sevmez. Havanın değişken ve yeni fikirlere açık olmasına karşılık, toprak muhafazakar ve sabit fikirlidir. Toprağın maddeye bağımlılığına karşılık hava gezmeye, eğlenmeye, maceraya meyillidir. Toprak planlı bir hayat, düzen ve disiplin isterken, hava günlük yaşamayı, özgür davranmayı tercih edecektir.
 
Bu nedenle iki grup birbirini çileden çıkarabilir.
 
TOPRAK SU BİRLİKTELİĞİ
 
Karşıt burç insanıyla olmamak şartıyla TOPRAK SU İLE DE UYUM SAĞLAYABİLİR. ANCAK BU BİRLİKTELİK ÇELİŞKİLERİ DE BERABERİNDE TAŞIR. Su toprağa hayat verir, onu verimli kılar, hayalleriyle toprağı bereketlendirebilir. Ancak toprak aşırı verimlilik talepleriyle suyu bulandırabilir, duru hayallerini maddeyle doldurarak suyun kişiliğini bozabilir. Su da duygu ve hayal yoğunluğuyla sele dönüşürse toprağı aşındıracak, erozyona uğratacaktır.
 
Ancak toprak insanı aşırı madde bağımlılığını, ihtiraslarını kontrol altına alır, su insanı da duygularını denetleyebilirse, uyumlu bir beraberlik oluşturabilirler. Uyum için öncelikle bu iki unsurun birbirlerini bütünlediklerini, birbirlerine ihtiyaçları olduğunu öğrenmeleri gerekir. Zira susuz toprak çatlar, toz haline gelir ve uçup kaybolur; topraksız su da mekansız kalır, boşluğa düşer.
 
Su toprağın içine siner, ruhunun derinliklerine girer ve onu anlamaya çalışır; toprak da su ile yumuşamayı, katılığını verimliliğe dönüştürmeyi öğrenebilirse uyumlu bir beraberlik oluşmaması için herhangi bir neden kalmaz.
 
HAVALAR
 
Aynı burç insanıyla olmamak şartıyla HAVA HAVAYLA UYUM SAĞLAR. Zira benzer özellikleri farklılıklarından daha fazladır. Kolay iletişim sağlamaları, dostlara ve dostluklara önem vermeleri, kendilerinden önce karşısındakini düşünmeleri, toplum insanı olmaları, aynı zamanda –Kova insanı hariç- duygusal derinlik taşımaları, birbirlerini anlamalarına yardımcı olacaktır.
 
Birlikte risklere girebilir, maceralara atılabilir, birbirlerini sahiplenmeden dostluklarını devam ettirebilir, yaratıcı düş güçleriyle değişik atmosferler oluşturarak birbirlerini sıkmadan uyumlu bir hayat yaşayabilirler.
 
Ancak iş ortaklıklarında mali işlerini toprak grubu insanlarına veya Yengeç-insanına bırakmalıdırlar. Çünkü paranın hesabını bilmez, yarını düşünmezler.
 
HAVA SU BİRLİKTELİĞİ
 
HAVA SU İLE KISMEN UYUM SAĞLAYABİLİR. Birbirleriyle benzer özellikler taşıdıklarından uyumları kolay olabileceği gibi, kendilerinde olmasını kabul edemedikleri hatalı yönleri birbirlerinde görerek uzaklaşabilirler de; ilk fırtınalı dönemi atlatabilirlerse birbirleriyle yararlı bir ilişkiye girebilirler.
 
Genel bir ifadeyle hava da su da berraktır, saydamdır, göründükleri gibidirler, yabancı maddeler bulandırmadığı müddetçe bu saflıklarını korurlar. Yine her ikisi de değişkendir; bir anda hüzünden sevinçli hale, iyimserlikten karamsarlığa geçebilirler.
 
Her ne kadar bu birliktelik “havadan sudan” bir beraberlik gibi görünse de her iki grup da derin duyguların sahibidir. Birbirlerinin duygularını ve isteklerini anlamayı başarabilirlerse, birlikte fırtınalar, kasırgalar oluşturabilecekleri gibi, sakin ve derin bir bütünleşme de sağlayabilirler; yeter ki biraz kararlılık edinebilsinler.
 
Ancak ikizler insanının mantıksallığı ile balık insanının aşırı duygusallığı bir araya gelince çatışma kaçınılmaz olabilir.
 
SULAR
 
Aynı burç insanıyla olmamak şartıyla SU, SU İLE UYUM SAĞLAR. Bazen buz, bazen sıvı, bazen gaz haline gelseler de su-insanları birbirini anlayabilirler. Sık değişimleri de bir bakıma hayatı zevkli hale getirebilir. Yeter ki yumuşak ve insancıl özelliklerini karşılarındakine yansıtabilsinler.
 

Yengeç-insanı aşırı sulu şakalarını denetler ve Akrep-insanı her hatalı hareketin intikamını alma arzusunu yenip hatayı affetmeyi öğrenebilirse, hoş bir arkadaşlık, uyumlu bir evlilik yaşamaları kolaylaşır.

 

http://www.hasankocabas.com.tr

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder