İnsanoğlu, yaşamın içerisinde hep bir şeyler ile uğraşıp durur.
Küçüğünden büyüğüne, yaşlısından gencine herkesin seçtiği bir yol mevcuttur.
Çoğumuzun amacı, her hangi bir veya birkaç konuda beceri sahibi olabilmektir.
Bir başka deyişle; başarılı olmak, güç ve cesaret sahibi olabilmektir.
Kimimiz akademik başarı peşindedir. Kimimiz hayatın getirdikleri ile ilgilenir.
Birimizin derdi çok kazanmak veya daha fazlasını kazanmaktır.
Bir diğerimiz, kazandıklarının kendisini nereye taşıdığı ile ilgilenir.
Ama genelde tercih edilen bir başarı yolu mutlaka vardır.
Her ne olursa olsun; başarılı kalabilmemizin yolu esneklikten geçer.
Çünkü esnek olabilenler, her zaman güçlü ve cesaretlidir.
Etrafımızdaki yetenekli ama cesaretten yoksun insanlara bakalım!
Bir de, cesaretleri ve istikrarlı oluşları ile yükselmiş olanlara bakalım!
Hangi tarafta ne görüyoruz?
“Yeryüzünde birçok yetenekli insan, ufacık bir cesarete sahip olamadıkları için silinip gitmiştir. Doğru olanı gördüğü halde yapmamak cesaretsizliktir” der ünlü bir düşünür.
Esneklik, başarılı olabilmenin en önemli kurallarından biridir.
Başarıya giden yolda birçok yönteme sahip olabilmektir.
Bir nevi, yöntem çeşitliliğidir aslında.
Daha iyi yapabileceğimiz yöntemleri arayabilmektir.
Ne kadar çok yöntem geliştirebilirsek, o kadar prensip sahibi oluruz.
Ne kadar yöntem tanırsak, hayatın içerisinde o kadar güçlü kalabiliriz.
Bir başka deyişle; karşımızdaki kişinin zihnindekileri de kabullenebilme işidir.
Çünkü esneklik; aynı zamanda saygı, olgunluk ve anlayış içerir. Sabır, hoşgörü, fayda ister. Asıl mesele; insanın olduğu her yerde, kişilere karşı da esnek olabilmek değil midir? Tavize sebebiyet vermeden, tüm bu meziyetlere sahip olabilmek değil midir?
Esneklik, süreklilik ister. Bir maytap, ampulden daha parlaktır belki, ancak onu aydınlanabilmek için kullanamazsınız. Yeterince uzun süre yanmaz.
Elbette ki; süreklilik parlaklıktan her zaman daha iyidir.
İşler ters gittiğinde ise, zamana göre esnek olabilmek önemlidir.
Bir insan yoğun baskı içerisinde iken, şaşkınlık ve telaş içerisinde olur.
Telaşın olduğu her yerde ise, kişilerin bilinci daralır.
Bu tür durumlarda sakin kalabilmenin yolu, esnek ve prensip sahibi olabilmekten geçer. Öfke, kızgınlık, telaş gibi olumsuz tüm duygulardan uzak yaşamak, bir prensip işidir. İnsan sürekli yöntem geliştirdiğinde, prensiplerini de oluşturmuş olur aslında.
Tertemiz Prensiplere Sahip, Cesaret ve Sabır Dolu
Bir Yaşam İçerisinde Olmanız Dileği İle.
Sağlıcakla Kalın.
Dönüşüm Konağı
Şeyda Küçükel
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder